Tarih: 29.12.2014 08:17

Akdağ: Bugün Enver Paşa Değil, Recep Tayyip Erdoğan Var

Facebook Twitter Linked-in

Türkiye Gençlik Kulupleri Konfederasyonu Mardin Şubesi tarafından organize edilen  programda konuşan Milletvekili Akdağ tarihi anektodlardan örnek gösterek günümüze ışık tutan bir söyleyişi gerçekleştirdi Akdağ Konuşmasında;

“Bizim kültürümüzde tarihin tayin edici bir yeri vardır, tarih klasik anlam da geçmiş olayları anlatan bir bilgi birikimi değildir. Geçmişini bilmeyenin geleceğine dair bir vizyonu bir kurgusu bir stratejisi bir öngörüsü olamaz değerlendirmesi gerçekten çok önemlidir. Ama maalesef uzun yıllar tarihten öğrendiklerimizin ne kadarının doğru olduğu hususunda bir takım şüpheleri uzun süre yaşadık. Hatta tarihle alakalı bir kitabın adı “yalan söyleyen tarih utansın” diye geçer. Bizi uzun süre oyaladılar, bizi uzun süre uğraştırdılar, enerjimizi birikimimizi ve misyonumuzu yanlış yere yönlendirdiler. Ama hamdolsun su mecrasını bulmuştur. Gerek ülkemizde ki siyasi istikrar ve bunun öncüsü olan Cumhurbaşkanımız, Başkanımız ve AK Parti’nin siyasi istikrarın teminatı olması hesabıyla  gençlerimizin de potansiyellerinin iyi bir şekilde ortaya çıkması ihtiyacını bugün de sizlerin aracılığıyla görme imkanı buldum.

Bir ülkenin yer altı ve yer üstü kaynakları elbette zenginliktir ama en büyük zenginlik insan kaynağıdır. Çünkü insandan sonra her şey anlam kazanabiliyor. Allah (cc) insanı kendine halife olarak seçmiş, benim ülkümde benim adıma git tasarrufta bulun demektir halifelik, böyle bir şerefe nail olmuş insanoğlunun  Allah’ın mutlak iradesine  mutabık yaşadığı ölçüde  yaratılış gayesine uygun yaşamış olur. Bugün hem gençlerimizin dinamizmi  hem de yaşlılarımızın tecrübesi ve yaşadıkları olaylardan  elde ettikleri olgunluk bizim geleceğe  dönük umutlarımızın artmasına sebep olacak önemli bir kaynağımızdır. Tabi bu yapıların oluşu özellikle gençlerle ilgili olan kısmını önemlidir ama bölgemizde  daha fazla önem arz etmektedir.

Eğer biz tarih yapıcı bir özne olarak   özsaygı, özgüven  ve tarihin bize yüklediği sorumluluğun gereği olarak  bu kadim topraklarda  bu güzel topraklarda  bir misyonun mirasçısı isek yapmamız gereken çok şeyin olduğunu biliyoruz. Binlerce kilometre öteden  kardeşlerimizin  gelişi beni  sevindirdi. Tarihimizi çocuklarımıza ninni yerine söyleyin.

Sizlere tarihten bir anektod  anlatacağım, yine sömürgeciler yine bu toprağın  ve bu insanların  düşmanı olanlar devrede çok meşhurLawrence,Hüseyin Şerif ile temasa geçer, bir ırkçılık belasını tekrardan önümüze koyar , 600 yıl  birlikte aziz olanlar  bir birlerini zillete düşürmek için mevzi alır ama Şerif Abdülmecid  Osmanlı’nın müttefikidir, oda Medine’dedir. Enver Paşaya uzun bir mektup yazar. 30 Kasımda Afyon’da ki İstişare ve  Değerlendirme  Toplantısın da   Sayın Başbakanımıza ve 500’e  yakın arkadaşıma da anlatmıştım.

Diyor ki, bugünlerde vatan sevgisinden bahsediliyor , moda oldu diyor. Vatan diyor, ırzının, namusunun ve malının muhafaza edildiği yerdir. Bizim sizinle sadakatimiz var. Mümin Allah’ın nazarıyla bakar. Bunu görüyorum diyor. Siz Hicaz’ı boşaltmak üzeresiniz çünkü asker ve gıda yetiştiremiyorsunuz. Demir yolu güvenliğini sağlayamıyorsunuz.

 Ve bugünde Lawrence’nin çocukları var. İsim vereyim sizlere  ClaudiaRoth var,  Spinoza var. Ama Allah’a şükrediyorum bugün Enver Paşa değil, bugün Cumhurbaşkanlığında Recep Tayyip Erdoğan var. Başbakanlıkta bilge insan Ahmet Davutoğlu var ve siyasi ve ekonomik istikrarın sadece bölgede değil dünyada yeni bir Türkiye modeli var. Şuurlu, bilinçli ve sorumlu  genç kardeşlerimiz var. Çok uzağa gitmeye gerek yok  Türkiye’yi  Suriyeleştirmek, Türkiye’yi ıraklaştırmak istiyorlar. O güzel liderlerin vicdanı, izanı, irfanı ve imanı olan  güzel liderlerin  ekibinin hedefi Suriye ve Irak’ı Türkiye gibi güvenli bir hale getirmek ve güvenlik iklimini barış iklimini olabildiğince geniş coğrafyalara ulaştırmaktır.

Alpaslan ve Selahaddin Eyyubi’nin vizyonları aslında bizim nasıl bir mirasa  sahip olduğumuzu anlatmaya yetiyor.

Tam 500 yıl önce Yavuz Sultan Selim çaldırana gidecek yeni bir türk beyi olan Şah İsmail ile savaşacak savaşın güzergahın da Mezopotamya var. Yani kürdü, türkü, arabı, Müslümanı, ezidisi, süryanisi yani bu topraklar var, bu insanlar var. Yaklaşık 15 Bin askerle Yavuz Sultan Selim’in  ordusuna  dahil olurlar.İdrisi Bitlisi alim ve bilge insan mutasavvıf insan Yavuz Sultan Selime destek verir ve tarihe yön verirler. Eğer Osmanlı’nın ordusu Çaldıran’da yenilseydi  belki tarih farklı bir şekilde cereyan edecekti. Belki islammedeniyeti  viyana kapılarına kadar gidemeyecekti  ve o savaştan sonra doğuya doğru bir sefer yoktur.

Hedef Lailaheillallah sancağını dünyanın  farklı merkezlerine taşımaktır. Onların bıraktığı ve boynu bükük olan  eserler hamdolsun  bugün tek tek onarıldı. Orhun Abidelerinden Drina Köprüsü Bosna’ya kadar. Sayın Cumhurbaşkanımızla  Nijer, Gabon, Senegal’e  gitme imkanı buldum. Tam 5 Bin kilometre gittik,  tören alaylarıyla karşılandık kendilerinden bir his bir duygu kendilerinden bir inanç  görüyorlardı. Türkiye’den Afrika kıtasına ve siz azimli genç kardeşlerimle Türkiye 2023 hedeflerine daha yakın bir ilerleyiş içinde sizleri çabanızdan ötürü kutluyor ve Türkiye Gençlik Kulüpleri Konfederasyonu yöneticilerinin ilimizde oluşunuzdan dolayı mutluluk duyuyorum. Allah yar ve yardımcımız olsun”, dedi.

 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —