Deprem bölgesindeki çocuklar için psikolojik anlamda neler yapılması gerektiği konusunda önerilerde bulunun Psikolojik Danışman Mustafa Kurtay, “Millet olarak kenetlendiğimiz, canla başla yardıma koştuğumuz, maddi ve manevi destek sağlamaya çalıştığımız günler geçiriyoruz. Başta depremzedelerimiz olmak üzere hepimize geçmiş olsun demek istiyorum.
Türkiye, tarihinin en büyük depremini yaşadı. Ülke olarak zor bir süreçten geçiyoruz. Fakat şunu unutmamak gerekiyor ki; Travmatik olaya doğrudan maruz kalan değil, olaya şahit olan ya da yazılı ve görsel basın aracılığı ile izleyen kişilerin travmatize olması” durumu da kişiler üzerinde ciddi olumsuz psikolojik etkiler oluşturabiliyor. Buna “İkincil travma” deniyor.Aşırı panik yaratıcı haberler ve söylemler paylaşan haberler veya kişilerden uzak durmak, afet bölgesinde kontrolsüz kalabalık oluşturmak, afet bölgesinde uzmanların yardım etmelerine engel oluşturabilir. Kolektif çalışmalarda bulunmak bu süreç için oldukça kıymetlidir.
Deprem Sonrası Riskli Olan Gruplar
Deprem sonrasında psikolojik zorluklar yaşaması daha muhtemel olacak risk grupları vardır. Bunlar özellikle küçük çocukları olan anneler, psikolojik rahatsızlıkları olan bireyler ve çocuklardır. Çocuklar, ailelerinin tepkilerinden oldukça fazla etkilenir. Açık açık yüksek stres yaşayan anne babalar, çocuklarının da stres yaşamasına ve kendilerini kötü ve güvensiz hissetmelerine neden olur. İleri yaşlarında, yaşanan bu travma güvensiz bağlanmalara sebebiyet verebilir. Ergenliğe veya yetişkinliğe ulaşan çocuk çevresindeki kimseye güvenemez ve ilişkilerinde sürekli problem yaşar.
Deprem sonrasında stres altındaki anne babalara yardım edilmeli ve süreci doğru atlatmaları sağlanmalıdır. 1-5 yaş arası çocuklar ayrılma, yabancılardan korkma gibi duygu durumları yaşayabilir. 6-11 yaş arası çocuklar ise felaket kaynaklı olan aynı olayı tekrar tekrar anlatma tutumu sergileyebilir.
ÇOCUĞUNUZA YARDIMCI OLMAK İÇİN NELER YAPABİLİRSİNİZ?
Çocuklarla iletişim, yaşamın her aşamasında çok hassas bir konu iken, afet bölgelerinde ayrı bir uzmanlık ve duyarlılık gerektiriyor. Peki nelere dikkat edilmeli , neler yapılabilir ?
Çocuklarınızın en temel ihtiyacı kendilerinin ve sizin güvende olduğunu hissetmektir. Çocuklarınızı yanınızdan uzaklaştırmayın, beslenme, barınma, ilgi gereksinimlerini doğrudan siz karşılayın.
Çocuklarınıza yardımcı olabilmenizin ilk koşulu sizin, elinizden geldiği kadar sakin, güven verici, tutarlı bir tutum içinde olmanızdır.
Çocuklarınızın sizin yakınlığınıza her zamankinden daha çok ihtiyacı olduğunu unutmayın (bedensel yakınlığı, elini tutmayı, sarılmayı ihmal etmeyin).
Öte yandan bu yakınlığınızı aşırı bir koruyuculuğa dönüştürmeden sürdürmelisiniz. Çocuklarınıza yaşlarına uygun ve yapabilecekleri işler, sorumluluklar vermenizin onların yararına olduğunu akılda tutun.
Okul öncesi ve erken okul çocuklarında kötü bir olay sonrasında kendilerinin sebep olduğuna dair düşünceler olabilir, kesin olarak onların suçu olmadığını söyleyin.
Korku, kızgınlık gibi duygularını ifade etmelerine izin verin hatta yüreklendirin, ağlamalarını önle- meyin, tekrarlayan sorularına yanıt verin.
Çocuklarınızın yanında depremle ilgili konuları konuşmaktan kaçınmayın.
Çocuklarınızın yanında ya da çocuklarınızla dehşet verici olaylara ilişkin detayları konuşmayın. Olumlu bir çocuk-ebeveyn etkileşimi gerçekleştiğinde buna dikkat çekin ve diğer ebeveynleri de kendi çocuklarıyla benzer şekilde etkileşim kurmaları yönünde teşvik edin.
Deprem Korkusu (Seismophobia)İçin Ne Zaman Psikolojik Destek Almalıyım?
Deprem korkusunu yaşamak olağandır. Olağanüstü bir duruma verilen normal tepkilerdir. Deprem sonrasında yaşananların giderek azalmasını ve normal hayata, rutine dönmek beklenir. Ancak üstünden 1 ay gibi bir zaman geçmiş olmasına rağmen , kişinin işlevselliğinin negatif yönde etkilenmesi söz konusu ise psikolojik destek almak gerekir.
Fakat şunun altını çizmek gerekiyor ki, afet sonrası akut dönemde öncelikli olan arama-kurtarma çalışmaları,barınma ve beslenme ihtiyaçlarının karşılanmasıdır. Verilen tepkilerin hepsi doğal, olması gereken normal tepkiler. Bunları yatıştırma çabasıyla doğal iyileşme süreçlerini baltalamamak gerekiyor. Psikolojik destek sağlamak için zamanı beklemek gerekmektedir.
Deprem Korkusu, Deprem Travmaları Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Tedavi edilmeyen travmalar zamanla kişinin hayat kalitesini kötü yönde etkilemeye başlar. Hayattan zevk alınamaz. Depresyon, kaygı bozukluğu, panik bozukluk, uyku ve cinsel hayat ile ilgili sorunlar gündeme gelebilir. Dikkati toplama ve sürdürme problemleri, hafıza sorunları, iş hayatını, kişiler arası ilişkileri etkiler. Unutmak için yoğun çaba harcansa da en ufak bir uyaran ile tetiklenme gerçekleşir.
Tüm ulusumuza geçmiş olsun!
Sağlıklı günler dilerim.