Dara (Oğuz) kırsal mahallesinde Şiyar E. isimli erkek, 3 gün önce doğum yapan eşi Vatfa Ecevit’i (25) öldürdü. Baro Başkanı İsmail Elik, “Muhtemelen adam madde bağımlısı ve madde kullanarak bu cinayeti gerçekleştirdi.” dedi.
Artuklu ilçesine bağlı Dara (Oğuz) kırsal mahallesinde Ş. E. isimli erkek, 3 gün önce doğum yapan eşi Vatfa Ecevit’i (25) öldürdü. Mardin Baro Başkanı İsmail Elik, “Muhtemelen adam madde bağımlısı ve madde kullanarak bu cinayeti gerçekleştirdi.” dedi.
Edinilen bilgilere göre; Ş. E., yeni doğum yapan eşini önce darp ettiği ardından 17’ye yakın bıçak darbesiyle öldürdükten sonra ailesine haber verdi. Olay yerine giden ailesi genç kadını kanlar içinde görünce durumu sağlık ekiplerine haber verdi. Olay yerine giden sağlık ekipleri genç kadını ambulansla Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırdı. Hastaneye kaldırılan genç kadın yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Genç kadının cenazesi morga kaldırılırken, fail ise Jandarmaya teslim oldu. Bugün yapılan otopsi işlemlerinin ardından yakınları tarafından alınan genç kadının cenazesi, Dara Mahallesi’nde gözyaşları arasından toprağa verildi. Jandarmadaki ifade işlemleri tamamlanan Ş. E. ise Mardin Adliyesine sevk edildi. Adliyedeki işlemleri sürüyor.
Katledilen kadının cenazesine katılan Mardin Baro Başkanı İsmail Elik, “Maalesef dün gece, baro emekçilerimizden bir kardeşimizin kız kardeşi tam 17 yerinden bıçaklanarak hunharca katledildi. Kadın henüz Cuma günü doğum yapmış, muhtemelen adam madde bağımlısı ve madde kullanarak bu cinayeti gerçekleştirdi. Son bir ay içerisinde Artuklu’da işlenen 2. kadın cinayeti, her geçen gün kadına yönelik cinayetlerin artması hepimizin sorumluluğudur. Artık kadın cinayetlerinin görmezden gelinmesi kabul edilebilir bir durum değildir. Bu şekilde devam ederse maalesef gün geçtikçe artmaya devam edecektir.” şeklimde konuştu.
Baro Kadın Hakları Merkezi adına açıklama yapan avukat Dilan Koç, Vatfa Ecevit’in öldürülmesini hatırlatarak, “Maktulün üç gün önce doğum yapmış olması, canavarca hisle katledilmesi ve olayın 3 yaşındaki kızının gözleri önünde işlenmesi olayın vahametini kat be kat arttırmaktadır. Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri her gün artan, temelinde cinsiyet ayrımcılığına dayanan politik bir sorundur. Kadına karşı her türlü ayrımcılığı ortadan kaldırmak ve kadınların şiddetten korunması devletin temel görevlerinden olmasına rağmen, siyasi iktidar tarafından kadının insan hakları mücadelesi kazanımı olan İstanbul Sözleşmesi’nin getirdiği koruma mekanizmalarından bir gecede vazgeçilmiş olmasının kendisi bizzat kadınların şiddetin, katliamların süjesi haline gelmesinin sebebi olmuştur.” dedi.