Mardin Artuklu Üniversitesi Kamu, Özel ve Karma Sektör İşbirliği Koordinatörlüğü’nün (MAÜKÖK) özel sektör işbirliği kapsamında Mardin İline ve bölgeye uyumlu, tahıl ve baklagil çeşitlerinin geliştirilmesi çalışmalarının ilk meyveleri ‘Tarla Günü’ etkinliği ile tanıtıldı.
Mardin Artuklu Üniversitesi ve Özel Sektör işbirliği çalışmaları konusunda yapılan çalışmaların neticesinin tanıtımı için düzenlenen ‘Tarla Günü’ etkinliğine; kamu kurumları, özel sektör, sivil toplum kuruluşları, Mardin İli tarımsal dernek temsilcileri ve önder çiftçiler katılım gösterdi.
Mardin Artuklu Üniversitesi’nin ve Mardin’de faaliyet gösteren Yıldızlar Tohumculuk firmasının ortak çalışmaları sonucunda 2015 yılında başlanan çalışmaların ilk meyvelerinin 2022 yılında alınmaya başlandığını söyleyen Mardin Artuklu Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Tarım Sektörü İş Birliği Kurulu (MAÜTAS) üyelerinden Doç. Dr. Hüsnü Aktaş, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne uygun iki adet makarnalık ve iki adet ekmeklik buğday çeşidinin tescil edildiğini; mercimek, nohut ve pamuk türlerinde geliştirilen çeşitlerin tescil aşamasında olduğunu, mevcut çeşit havuzu içerisinden 2021 ve 2022 yıllarında yaşanan kuraklıktan minimum seviyede etkilenen 4 adet buğday çeşidi tespit edildiğini belirtti.
Çok sayıda akademisyenin katılımı ile ulusal ve uluslararası kuruluşlarla iş birliği hâlinde elde ettikleri tohum materyallerini kullandıklarını belirten Aktaş:
“Dünya genelinde ön plana çıkmış çeşitler arasında melezleme yaparak, söz konusu bitki türlerinin döllenme biyolojilerine uygun seleksiyon yöntemleri kullanarak buğday, arpa, mercimek, nohut, pamuk ürünlerinde Mardin ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi koşullarına uygun, hastalıklara ve zararlılara dayanıklı, yağışa dayalı ve kurak koşullara toleranslı, aynı zamanda sulu koşullara uygun, hem çiftçinin hem de sanayicilerin beklentisine uygun çeşitler geliştirmek amacıyla bitki ıslah çalışmaları yürüttük. Bu sonuçları ‘Tarla Günü’ etkinliği ile katılımcılarımızla paylaştık.” ifadelerini kullanarak, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde kurak sezonlar yaşandığını, kuraklığa toleranslı, yağışa dayalı şartlara uygun çeşit geliştirilmesi amacıyla yapılan Ar-Ge çalışmalarının çok önemli olduğunun ve bu anlamda gerekli desteklerin sağlanması gerektiğinin altını çizdi.
Bitki ıslahı çalışmalarının uzun soluklu olduğunu ve bilimsel bir altyapı gerektirdiğini aktaran Aktaş, bunun için kalifiye işgücü, sabır ve bütçenin gerekli olduğunu belirtti.