Mardin İl Müftü Vekili Mahsum Taşçı, üç ayların başlaması ve Regaip Kandili nedeni ile açıklamalarda bulundu. Allah’ın insanlara rahmetini ve nimetlerini çokça ihsan ettiği belli vakitlerin ve belli mevsimlerin var olduğunu ifade eden Taşçı, “Haftanın günleri arasında Cuma; kameri aylardan olan Recep, Şaban ve Ramazan bu türden feyiz ve bereketi bol zaman dilimlerindendir.” dedi.
Taşçı: “Allah’a şükürler olsun ki, İslam dinine gönülden bağlı müminlerin ‘üç aylar’ diyerek özel bir önem verdiği Recep, Şaban ve Ramazan aylarının başlangıcına ulaşmış bulunuyoruz. 30 Nisan Çarşamba Günü üç aylar başlayacaktır. Sevgili Peygamberimiz, bu aylarda her zamankinden daha çok ibadet eder ve ‘Allah’ım! Recep ve Şaban ayını hakkımızda hayırlı kıl, bizi Ramazan ayına kavuştur.’ diye dua ederdi. Kuşkusuz bu aylar, dünyanın ağır meşgaleleriyle bunalan ruhlarımızı dinlendirmek ve kulluk şuuru içinde Yüce Allah’ın rahmet ve merhametine sığınmak için çok kıymetli fırsatlardır. Yüce Allah’a bu aylarda yapılacak yakarışlar, tövbe istiğfarlar, kalıcı iyilik ve hayırlar, gönülden paylaşılan sevinç ve kederlerin mükâfatı insanlara kat kat verilecektir. Bu konuda Yüce Allah: ‘Bana dua edin, duanıza cevap vereyim’ diyor.” ifadelerini kullandı.
Üç ayların ilki olan Recep’in ilk Cuma gecesinin Regaip Kandili olduğunu hatırlatan Taşçı, sözlerini şöyle sürdürdü: “İnşallah 1 Mayıs Perşembe gecesi Regaip kandilini idrak etmiş olacağız. Yüce Allah’ın ilahi ihsan ve manevi hediyelerinin diğer zamanlardan daha çok tecelli etmesi, samimi kalple Allah’a yönelenlerin affedilmelerinin ümit edilmesi ve müminlerce gönülden arzulanması sebebiyle bu geceye ‘Regaip’ denilmiştir.
Bu gecede öncelikle yapılması gereken, nefis muhasebesidir. Yani iç gözlemdir. Madde ve mana arasındaki dengenin madde lehine bozulduğu; insanlar ve toplumlar arası ihtilafların bütün dünyayı olumsuz yönde etkilediği; akl-ı selim yerine silahların konuştuğu bir zamanda, insanın ruhunu derin kırılmalardan ve acılardan koruyabilmek için, nefis muhasebesine her zamankinden daha çok ihtiyacı vardır. Nefis muhasebesi, varlığımızın özünde var olan ve kimliğimizin temelini teşkil eden ahlaki değerlerimizi kaybetme tehlikesinden bizi uzak tutacak en emin yoldur. Dinimizin bize ısrarla tavsiye ve telkin ettiği bu yol, ihmal veya terk edilirse, insanın varlığı değersizleşir. Bunun toplumsal tezahürü de, gayri ahlaki davranışlar, haksızlık, hırsızlık, yolsuzluk, kin ve intikam duygularının yaygınlaşması; merhametsizlik ve sevgisizlik biçiminde ortaya çıkar. Nefsiyle muhasebesini hakkıyla yapanlar ve iç dünyasına yönelenlerde görülen ilk değişim, bütün kötülükleri reddedip, Allah’ın yeryüzündeki halifesi olan insanın ıstıraplarını yüreklerinde hissetmeleridir.
İşte Regaip Kandili, sözünü ettiğimiz nefis muhasebesinin yapılması bakımından bizim için bulunmaz bir fırsattır. Şu halde bu gece hatalarımız varsa onları terk edelim, kötü duygu ve düşüncelerimizi kalplerimizden atalım. Allah ve Resulünü bize unutturan şeyleri bir tarafa bırakalım. Gönül sarayımızı bulandıran haset, kin, düşmanlık, haksızlık ve zulüm çamuruna bulaşmaktan sakınalım. Birbirimize, anne ve babamıza, yakınlarımıza sevgiyle ve iyilikle yaklaşalım. Dünyamızı saran düşmanlıklara karşı birlik ve beraberlik içinde olalım. Gönüllerimizde iyilik, fazilet ve bilgi ışığını yakalım. Kalplerimiz bu güzel duygularla dolsun. Allah’ın rahmet ve bereketi üzerinize olsun.”