Eğitim-Bir-Sen Mardin Artuklu Üniversitesi Temsilciliği adına yapılan yazılı basın açıklamasında, “Daha önce de gündeme getirdiğimiz üzere, Mardin Artuklu Üniversitesi yönetiminin üniversite çalışanları üzerinde kurduğu baskı ve mobbing uygulamaları kesintiye uğramaksızın devam etmektedir.” denildi.
Açıklamanın devamında, “Üniversite çalışanlarının her türlü özlük ve demokratik haklarının çiğnendiği keyfi yönetim uygulamaları, çalışanlarda “bu kadar gündem arasında kaderimize terk edildik, bu böyle devam edecek” söylem ve algısının oluşmasına neden olmuştur. Bu algının oluşması Üniversite idaresinin uzun bir süredir çalışanlar üzerinde kurmuş olduğu keyfi uygulamalarına dair önleyici ve sınırlayıcı bir teşebbüsün olmamasından ileri gelmektedir.” ifadelerine yer verildi.
Hem Memur-Sen hem de Eğitim Bir-Sen temsilciliği olarak üniversite içerisinde meydana gelen hak ihlallerini ve usulsüzlükleri daha öncede çeşitli vesilelerle kamuoyu ile paylaştıkları dikkat çekilen açıklamada, “Bir Sivil Toplum kuruluşu olarak üniversite çalışanlarına yönelik bu baskı ve hak ihlalleri ile üniversitedeki usulsüzlükler karşısında hiçbir zaman “sabredelim bu da geçer, hiçbir zulüm baki değildir” anlayışıyla tepkisiz kalmadık bundan sonra da kalmayacağız.” denildi.
BASKI VE USULSÜZLÜKLER İÇİN RAPOR YAYINLANDI
Mardin Artuklu Üniversitesi Eğitim Bir Sen Temsilciliği olarak, bu konudaki sorumlulukları çerçevesinde, “Mardin Artuklu Üniversitesi 2013-2014 İzleme Raporu Baskılar-Usulsüzlükler” başlıklı bir çalışma hazırladıkları hatırlatılarak açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bu çalışma, akademisyenlere ve diğer çalışanlara yönelik idari uygulamalar, öğretim alanında stratejiler ve öğrencilere sağlanan imkân(sızlık)lar ile kamu hizmeti için tahsis edilmiş bütçelerin nasıl kullanıldığı hakkında adı geçen üniversitede 2013-2014 tarihleri arasında yapılan gözlemleri içermektedir. İzleme raporunda; üniversitedeki “ikna odalarından- sürgün kamplarına”, “tehdit ve yıldırma girişimlerinden”-“keyfi istihdamlara” kadar aslında bir üniversitede akla gelemeyecek baskı örnekleri yanında, yatırım ve planlama konularındaki ciddiyetsizlik ile üniversite öğrencilerine yönelik ilgisizliğin vardığı boyutlar açık bir şekilde gözler önüne serilmiştir. Basın ve kamuoyu aracılığıyla Mardin Artuklu Üniversitesi’nde yaşanan baskı ve usulsüzlükleri sona erdirecek duyarlılığın oluşması temennisiyle.”
260 MİLYON TL SADECE BİR FAKÜLTE BİNASI
Sendika temsilciliği tarafından hazırlanan ‘2013-2014 Baskı ve Usulsüzlükler İzlenme Raporu’nda üniversitenin kurulduğu günden beri 260 milyon TL bütçeye rağmen 5 yıllık kampus gelişim sürecinde, sadece Mimarlık Fakültesi Binasının inşa edilmesine rağmen yatırım bütçesinin kapsamı dışında hayırseverlerce Zeynel Abidin Erdem İİBF binası ve ek blokları, Hacı Ahmet Bölünmez Edebiyat Fakültesi, Süleyman Bölünmez Güzel Sanatlar Fakültesi, Şakir Nuhoğlu İlahiyat Fakültesi ve rektörlük binasının inşa edilerek hizmete açıldığı dikkat çekildi.
ÜNİVERSİTE REKTÖRÜNÜN AYLIK MALİYETİ 100 BİN TL
Raporda üniversite rektörü Prof. Dr. Serdar Bedii Omay’ın aldığı maaş ve tazminatlar haricinde üniversiteye maliyetinin aylık 100 bin TL’nin üzerinde olduğu iddia edilerek bu konuda şu bilgiler verildi:
“2009 yılında 30 temizlik ve 30 güvenlik görevlisi ile hizmet almaya başlayan üniversite, Ağustos 2014 yılı itibarı ile 130 temizlik ve 130 güvenlik görevlisine kadar ulaşmıştır. İlk bakışta yüksek istihdamlı bir başarı gibi gözüken bu durum aslında zamanla üniversitenin aleyhine dönüşmüştür. Mevzuat gereği, üniversitenin zorunlu hizmet alanlarında kullanılması lazım gelen bu 260 personel, rektörlük, rektör yardımcılıkları, genel sekreterlik, genel sekreter yardımcılıkları, daire başkanlıkları, dekan ve okul müdürlüklerinin özel kalemlerinde keyfi bir şekilde istihdam edilmektedirler. Yaklaşık 6000 öğrenciye hizmet sunan üniversitenin 260 kişi gibi bütçeye ağır bir yük getiren işçi sayısı çok düşündürücüdür. Çünkü her bir personelin bütçeye maliyeti aylık 1.500 tl gibi bir rakam olduğu düşünüldüğünde, 260 personelin üniversiteye maliyeti aylık 390 bin tl, yıllık ise 4 milyon 680 bin TL gibi muazzam bir rakama denk gelmektedir. 26 farklı kampüsu ve yaklaşık 60 bin civarında öğrencisine rağmen sadece 300 kişilik hizmet ve güvenlik görevlisi bulunan Marmara Üniversitesiyle karşılaştırma yapılacak olursa, kamunun zararı ortaya çıkmış olur.
Mardin Artuklu Üniversitesi’ndeki bu 260 kişi şu şekilde istihdam edilmektedir. Üniversite rektörünün evinde 6 güvenlik ve 4 hizmet personeli toplamda 10 personel, Rektörlük özel kaleminde işe gelmeyen eşlerle birlikte 20 personel, Rektörün kendisine ve ailesine toplamda 30 personel hizmet etmektedir. Rakamlarla ifade edilecek olursa, rektör ve ailesinin hizmetine her ay üniversite bütçesinden 45 bin TL sadece bu yolla harcanmaktadır. Bu personelin özellikle özel kalemde çalışanların tamamına yakını temizlik personeli olarak değil, memuriyet hizmetlerinde masa başı görevlerinde kullanılmaktadır. Memurlar özel kalemde çalıştırılmamakta ve geçici personel kullanılmaktadır. Ayrıca özel kalemde istihdam edilen bu personelin 6-7 tanesinin eşleri de hizmet personeli gözükmekteyken maalesef işe gelmeden maaş almaktadırlar. Ayrıca rektör beyin talimatı ile rektörlük özel kaleminde istihdam edilen geçici hizmet personeli ekibine %50 daha fazla maaş ödenmektedir.(Rektörün kişisel hizmetleri için yapılan bu harcamalar ayrıca şu harcama kalemleriyle birlikte düşünülmelidir. Rektör özel hizmetinde kullanılan aylık 20 bin TL ‟ye kiralanan iki adet lüks araç, eşi için tahsis edilen araç, rektör koruması ve şoförü için tahsis edilen araç, özel kalem ekibine tahsis edilen araçla birlikte toplamda araç yakıtı ve şoförleriyle birlikte rektörün şahsına hizmet etmektedir. Rektörün aylık 15 bin TL villa kirası, 20 bin TL iki makam aracı kirası, aylık 10 bin TL mutfak malzemesi harcaması ve elektrik, su, internet, cep telefonu faturaları da düşünüldüğünde; Rektörün üniversiteye maliyeti aylık 100 bin TL civarında olmaktadır. Yıllık bu rakam 1 milyon 200 bin TL gibi devasa bir rakam eşdeğer olmaktadır. Rektör beyin iki dönemden beri üniversitede olduğu düşünüldüğünde bu rakam iki fakülte binasına eşdeğer olmaktadır.”
52 KİŞİ ÜNİVERSİTE YÖNETİMİNİN EMRİNDE ÇALIŞIYOR
Raporda ayrıca, “Yukarıda rektör örneğinde tasvir edilen tablo; rektör yardımcıları, genel sekreter, genel sekreter yardımcıları, daire başkanları, dekanlar ve okul müdürleri için de geçerlidir. Genel sekreter ekibinde 5, rektör yardımcıları ekibinde 3, genel sekreter yardımcılarında 3, daire başkanlarında 1, dekanlarda 1, okul müdürlerinde 1 kişi toplamda da 22 kişi bu şekilde istihdam edilmektedir. Yani toplamda 30 kişi üniversite rektörünün hizmetinde olmak üzere toplamda 52 personel, üniversitenin temizlik ve güvenlik hizmetinde değil de şahısların hizmetinde kullanılmaktadır. Bu şekilde de aylık 85 bin TL maalesef gereksiz yere israf edilmektedir. Üniversiteye ait birimlerde temizlik ve güvenlik hizmetleri aksarken, maalesef bahsi gecen şahısların özel hizmetleri aksamadan devam etmektedir.” denildi.